News Detail

News Detail

Aug 15, 2016

ARUBA - Araştırma: Mobilite Liderleri Rakiplerine Göre Önemli Kazançlar Elde Ediyor

Category: Basın Bülteni
Posted by: promedia

Burada iyi yapılandırılmamış olan şey, mobilitenin kazançlarının boyutudur. Aruba’da (bir Hewlett Packard şirketi) biz bu iyileşmeleri ölçmek için sık sık şu soruları sorarız: İşgücüm ne kadar daha verimli? İşe eleman alma ve elde tutma konusunda mobilitenin etkisi nedir? Mobilitenin kazançları, her yaştan çalışanlar arasında eşit bir şekilde mi dağılıyor?

 Şimdi bunlara yanıtlarımız var. Saygın bir kuruluş olan Economist Intelligence Unit (EIU) ile yaptığımız işbirliği sonucunda geçtiğimiz günlerde global bir işgücü mobilite araştırması yaptık. Çalışma, çalışanların bağlılığını artıran ve iş sonuçlarını destekleyen mobile uygunlaştırılmış teknolojilere yapılan yatırımın kazançlarına ilişkin olarak yararlı öngörüler sağladı.

 GenMobile Yaşsız bir Nüfustur 

İlk önce çalışmamız, mobilite özelliklerinden en çok Y kuşağının kazançlı çıktığı şeklindeki yaygın inancı ortaya çıkardı. Bu tamamen yanlıştır.

 Aslında araştırma gösteriyor ki, yaş yelpazesinde (18’den 65’e kadar) yer alan çalışanlar, mobilite ve mobile uygunlaştırılmış işyerlerinin önemi çerçevesinde fevkalade benzer bir bakış açısına sahipler.

 Bulgular arasında şu da var: bir akıllı telefona sahip olan çalışanların %100’ü, işverenin verdiği bir akıllı telefonu veya her ikisini birden kullanıyorlar. 

Başka bir deyişle, çalışanlarınızın hepsi şimdi, doğum yılından çok mobil cihazlara yatkınlığı ile tanımlanan yaşsız bir nüfus olan GenMobile’dır.

 Hangi teknolojinin işini etkileyeceğini düşünen karar vericiler için bu GenMobile’ın etkileri abartılamaz. Şüphesiz ki, her bir çalışanınız mobiliteye yatkındır, ister bunun avantajını kullanın ister kullanmayın. 

Açıkçası bulgularımız, işyerini mobiliteye uygunlaştırmanın şimdi kurumsal başarı için stratejik bir zorunluluk olduğunu gösteriyor. 

Mobiliteye Uygunluk Wi-Fi’nin Ötesine Geçiyor 

Bundan sonra da, işyerini mobiliteye uygun hale getirmenin yüksek performanslı bir Wi-Fi sunmanın ötesinde bir şey olduğunu anlamak kritik önemdedir. Bu daha çok, kurumların yenilikçi olmak için temel bir gereksinimi olan ve üniversite kampüslerinin her yerinde bulunan yaratıcılık ve işbirliği ruhunu güçlendiren araçları elde etme ve onlara organizasyonunuzda yaygın bir şekilde yer verme ile ilişkilidir.

 Örneğin çalışmamız, bir koridor konuşmasının kesintisiz bir şekilde verimli bir grup aktivitesine dönüştürülmesine izin veren Skype for Business gibi çalışma esnekliği ve işbirliği araçları sağlayan mobilite liderlerinin iki kat iyi olduklarını gösteriyor.

 Ayrıca mobilite liderleri, herhangi bir yerde herhangi bir zamanda işyeri masalarının serbestçe paylaşılması (hot desk) gibi işyeri tasarımlarını desteklemede üç kat daha iyiler. Böyle işyerleri çalışanlarına, belirli bir gün veya belirli bir proje için uygun olan kişi ile iletişime geçme seçeneği sağlıyorlar.

 

Artı, mobile uygunlaştırılmış şirketler, aşağıdaki gibi başka rekabet avantajlarına da sahip olurlar:

  • İş/yaşam dengesinde 1.5 kat daha iyi.
  • Yenilikçilik ve yaratıcılığı teşvik etmede 2.5 kat      daha iyi.
  • Elemanlarından en iyi verimi almada iki kattan daha      fazla iyi.

 

Yıllık Olarak Kişi Başına 320 Saat Tasarruf  

Çalışmamız şirketlerin güçlü bir mobil ortamdan bekleyebilecekleri verimlilik kazancı konusunda ne söylüyor? Oldukça çok şey söylüyor.

 Mobiliteye uygunlaştırılmış şirketlerde, bir kişinin sekiz saatini alan tipik projeler yaklaşık yedi saatte tamamlanıyor. Bu, kişi başına yaklaşık olarak tam bir saatlik veya yüzde 16’lık bir kazançtır ve burada organizasyonun boyutu, tipi ve bölgesi önemli değildir.

 Bu açıdan bakıldığında, sekiz saatlik bir işgününde %16’lık verimlilik kazancı, yılda toplam 320 saat yapar, burada standart tatiller göz önüne alınmıştır. Bu, çalışan başına fazladan sekiz haftalık bir çalışma gerçekleştirmek gibi de düşünülebilir. 

Bu ölçekte bu kazanç oldukça fazladır. 10,000 çalışana sahip global bir organizasyon için bu, yıllık olarak 3,2 milyon saat veya 80,000 hafta fazladan çalışma demektir.

 Üst Seviye Yeteneklerin Cezbedilmesi ve Elde Tutulmasına Etkileri

Verimliliğin ötesinde, işverenlerle konuştuğumuzda genellikle, yenilikçiliği teşvik etmek için doğru yetenekleri çekmenin ve elde tutmanın öneminden bahsediyorlar. Bilhassa önde gelen pazarlarda rekabet biraz serttir. Bazı kurumlar bize, en iyi elemanlar için rekabet ederken, uzun süreli mücadeleler verdiklerini söylediler.

 Çalışmamız bunun nedenini de gösteriyor. Genelde mobilite cephesindeki şirketler elemanları çekme açısından üç kat daha iyiler. Elemanları elde tutma oranları da daha yüksek, %21 daha fazla çalışan sadakati rapor ediliyor.

 Çalışan açısından bakılırsa, bütün çalışanların dörtte biri (%25) bir işi kabul etmede ana faktörün güçlü mobilite olduğunu söylüyorlar.

 Yani, en iyi yeteneklerin bağlılığı mobilitenin uygunlaştırılmasını gerektiriyor. Aynı şekilde sınırlı mobilite, işe yeni aldığınız elemanları sınırladığınız – hatta yabancılaştırdığınız – anlamına geliyor.

 Sonuç

 “Önce mobil” işyerleri yaratmanın önemine rağmen, araştırma tüm şirketlerin sadece yüzde 11’inin mobile uygunlaştırılmış olduğunu gösteriyor. Dahası, organizasyonların %50 kadarı, ‘mobilitede geri kalmış’ olarak değerlendiriliyorlar.

 Mobilite liderleri için bunun anlamı, süren yatırımlarda rakiplere göre önde olmanın gerektiğidir. Yeni inovasyonların benimsenmesi ve var olan sistemlerin en üst düzeye çıkarılması eşit önemdedir.

 Diğer bütün şirketler rota değiştirerek, önemli avantajlar elde etmeye hazırlar. Dikkatli ve stratejik mobiliteyi genişleten yatırımlar ile siz de pazarınızda diğerlerine göre konumunuzu iyileştirebilirsiniz. Ne kadar hızlı başlarsanız o kadar hızlı kazanırsınız.